Birden fazla zeka, zekanın doğumdan düzenli ve sabit bir seviyede çıktığı ve aynı seviyede kaldığı klasik zeka görüşüne karşıdır. Buna göre, çoklu zeka ‘çok yönlü zeka’ anlamına da gelir. Başka bir deyişle, zekanın birden fazla yönü vardır ve bilişsel gelişim annenin rahminden başlar, hayatın her aşamasında devam eder, ancak özellikle erken çocukluk döneminde hızlanır ve ayrıca birçok faktörden etkilenerek değişir ve gelişir.
Her çocuğun gelişimi belirli evrensel adımlardan oluşmasına rağmen, bu adımlar bazı bireysel farklılıkları gösterir. Her çocuk aynı aşamalardan geçer, ancak bu geçiş her çocuk için benzersizdir, çocuk gibi benzersiz ve benzersizdir. Bu durumda, çocuğun bilişsel gelişiminin ve zekasının benzersiz ve özel olduğunu düşünebiliriz. Başka bir deyişle, okula erken başlayan iki çocuktan yazmayı öğrenen çocuk diğerinden daha zekidir, bilişsel gelişimi diğerinden daha ileridir. Bugün, okullardaki klasik eğitim sistemi ağırlıklı olarak matematik ve dil zekasını dikkate almaktadır, ancak bir çocuğun matematik başarısı düşük olduğunda, müzik veya resimden daha üstün olabilir. Bu durum çoklu zekayı desteklemektedir.
Çok yönlü zeka kendi içinde 8 çeşittir. Bunlar:
Doğa zekası
Dilsel zeka
-Görsel zeka
Matematik zekası
Fiziksel (hareket tabanlı) zeka
-Müzik zekası
– Sosyal zeka
Kişinin öz-yönelimli zekası
Özellikleri
Doğa İstihbaratı: Bu çocuklar gezi, gözlem ve araştırmayı sever ve hayvanlara ve toprağa, bitki yetiştirmeye, ona önem vermeye ve büyümeye meraklıdır. Çevreye duyarlı ve çevreye duyarlı bu çocuklar hava ve iklim olaylarına da özel önem verebilirler.
Dilsel Zeka: Bu tür çocukların kelime dağarcığı geniştir. Bir kitabın kendilerine erken yaşlardan itibaren okunmasını istiyorlar. Hikaye anlatmaktan, masallardan, şakalardan, olaylardan, günlük deneyimlerden hoşlanırlar. Kelime oyunları ve bulmacalar yapmaktan hoşlanırlar. Bu ve benzeri özelliklere sahip çocukların dilsel zekayı geliştirdiklerini söyleyebiliriz.
Görsel İstihbarat: Geliştirilmiş görsel zekaya sahip çocuklar, bulmacalar ve labirentler gibi somut ve görsel etkinliklere katılmaktan mutluluk duyarlar. Akranlarına ve gelişim düzeyine göre çizgileri, çizimleri ve resimleri özenli ve güzel. Okuldaki dersler slayt gösterileri, film gösterileri gibi görsel unsurlarla güçlendirildiğinde, görsel zekaya sahip çocuklar için kullanılan bu yöntem, bu yöntem nedeniyle daha kolay ve daha anlaşılır olacak, okul başarısı artacak ve çocuk özgüven ve başarı duygusu geliştirmek.
Mantıksal-Matematiksel Zeka: Bu çocuklar matematik, sayılar ve sembollerle ilgilidir. Bir makalenin / makinenin nasıl çalıştığını, iç ekipmanının nasıl çalıştığını merak ediyor ve sık sık merakını gidermek için birçok soru soruyor. Satranç ve dama gibi stratejik ve düşündürücü oyunlar oynamaya istekli olabilirler.
Bedensel Zeka: Bu tür çocuklar hareket etmeyi, koşmayı, zıplamayı zıplamayı, mimik oyunları sever. Taklit becerileri geliştirilebilir. Manipülatif beceriler gerektiren sökme-takma, sökme-yeniden takma işlerinde yeteneklidirler.
Müzik Zekası: Bu çocuklar sese karşı hassastır. Güzel bir sesi olabilir, şarkı söylemeye can atıyorlar. Söylemenin yanı sıra, müzik aleti çalmaya heveslidirler. Okuldaki koro veya benzeri etkinliklere katılmaya isteklidirler.
Sosyal İstihbarat: Gelişmiş sosyal zekaya sahip çocuklar genellikle arkadaş grubunda popülerdir. Sosyal etkinliklere katılmayı, sosyalleşmeyi, yeni insanlarla / arkadaşlarla tanışmayı severler. Genelde yüksek empati becerisine sahip olan bu çocuklar başkalarına önem verirler ve onlar için endişelenebilirler.
Kendine Yönelik Zeka: Bu çocuklar daha bağımsız ve komutalıdır. İlgi alanları ve merakları hakkında fazla bilgi vermek istemeyebilirler. Tam ve aşırı oldukları için duygularını, düşüncelerini ve duygularını söylemeyi tercih ederler. Oyunu kendi başlarına oynayabilen ve grup çalışması yerine bireysel çalışmayı tercih edebilen çocuklar.
Karakteristik özelliklerinden bahsedilen zeka türlerine bakıldığında, hepsinin birbirinden farklı olduğu görülür. Her çocuğun farklı algısı, anlayışı, yaklaşan olayları, problem çözme becerileri ve üslubu olduğu açıktır. Aynı yönde, her çocuğun öğrenme stili de farklı olacaktır. Önemli olan çocuğun bireyselliğini tanımak ve özelliklerinin farkında olarak yaklaşılmasıdır. Bu şekilde, çocuk uygun öğrenmenin tadını çıkararak başarılı olacaktır.